Görebilmek için eselemeyin. Durulması için bekleyin!
-
Kadın: İyi misin
hayatım?
-
Adam: ......
Kadın
cevap alamadı. Adam o sabah her zamankinden farklı uyanmıştı. Biraz sersem
gibiydi ve yorgun. Her sabah içtiği az sütlü kahvesini bile içmeden çıkmıştı evden.
Hiç konuşmamışlardı. Kadın bu duruma sinirlenmişti ama aslında biliyordu adamın
gerçekte sorununun ne olduğunu. Gerçeği bilmesine rağmen, yine de duygularına
yenik düşüyor, öfkeleniyordu. Adam, çocukluğunu yaşayamamıştı. Hep bir tarafı
yarım kalmıştı. Bu nedenle de, geçmişinin intikamını alırcasına devam ediyordu
hayatına. Her şeye sahip olmak istiyordu. İstediklerini elde etmek için kendini
hırpalıyordu resmen. İçindeki sahip olma hırsı öyle büyüktü ki, onu uçurumdan
aşağıya sürüklüyordu. Ne yazık ki, içinde bulunduğu durumun farkında değildi.
Adamın hiç normal bir hayatı olmamıştı. Biraz her şeyden uzaklaşıp, nefes almaya
ihtiyacı vardı. Geçmişinden kurtulmalıydı.
Nedense böyle bir kurgu ile başlamak istedim yazıma.
Biraz benden, biraz sizden, biraz da hayatın içinden. Belki de, sizlerde
okurken kendinize ait bir şeyler buldunuz bu satırlarda. Bu kurgu da anlatmak
istediğim, geçmişe takılarak yaşamanın insanı ne kadar aşağıya çekmesidir.
Geçmişe takılı kalmak, önünü görememek demektir. Her ne kadar geçmişin izlerini
taşısa da insan, ondan kurtulamadığı zaman geçmişteki ayak izlerine basarak
yürür. Bu da sadece acı verir. Unutun demiyorum. Ama bırakın geride kalsın.
Bazı zamanlarda, herkes üzerine geliyor ya da hiç
kimse seni anlamıyor gibi hissedersin. Öyle zamanlar olur ki, hiçbir şey yapmak
istemez, her şeyden kaçmak istersin. İşte, burada yapılması gereken sadece
biraz nefes almaktır. Bir süreliğine bulunduğunuz ortamdan uzaklaşın. Kendinize
nefes alabileceğiniz gizli bir bahçe yaratın. Çünkü, bulanık su da bir şey
göremezsiniz. Denizi eseledikçe su bulanır ve bir şey görünmez. Ama suyu
bırakırsanız durulur, kum kendiliğinden çöker ve suyun altını istediğiniz gibi
görürsünüz.
Hayatta böyledir. Görebilmek için eselemeyin.
Durulması için bekleyin..
Sevgilerimle,
Atiye...
0 yorum: