Affetmek en asil intikamdır...

09:35 Unknown 0 Comments


Uzun zamandır instagram hesabıma ‘dm’ den gelen özel mesajlarda, ‘kişiye yapılan ihanet ve nefret’ konusuna yer vermemi isteyenler vardı. Ben de, bu haftaki yazımda sizler için bu konu üzerine yazma kararı aldım..

Hz. Muhammed’in bu güzel sözü ile başlayım yazıma:

“Çok sevme nefret edersin, nefret etme çok seversin”...

Bir zamanlar dost bildiğiniz ya da çok sevdiğiniz kişi ile gün gelir yollarınız ayrılır, düşman olursunuz. Bu durumun tam tersi de olabilir. Düşman bildiğiniz en iyi dostunuz olur, tahammül bile edemediğiniz birine de aşık olursunuz..

İster aşk olsun, ister dostluk, ister iş ilişkileri.. İhanet ile karşı karşıya kalmayan yoktur sanırım.. Böyle bir durumda, nefret edip karşılık mı vermeli? Yoksa affetmeli mi?

Bazı insalar, bazen bir süreliğine bazen de bir ömür boyu yaşamlarımızı alt üst ederler. Sonra da hiçbir şey olmamış gibi yüzlerini maskelerinin arkasına gizleyerek giderler. Ya da maskeli gelirler, sonra da gerçek yüzlerini göstererek kaybolurlar. Bir zamanlar, gerçek olduklarını düşündüğünüz kimseler, artık görünmez olmuşlardır. Bu durumun zor olan tarafı ise, onları affedebilmektir. Çünkü, bize zarar veren, bizi mağdur eden ve gereksinim duyduklarımızı bizden esirgeyen insanlardan nefret etmeye eğimliyizdir. Hatta, mağdur olduğumuz zaman kendimizi zayıf ve güçsüz hisseder, kendimizden bile nefret ederiz. “Adalet bunun neresinde” deriz. Çaresiz olduğumuzu düşünür, adaletsizlik kavramından nefret ederiz. Aslında, başkalarından nefret ederek başlarız kendimize zarar vermeye..

Nefret, elma sepetindeki çürük elma gibidir. Onu sepetten çıkarmadığımız zaman bütün elmaları çürütür. Nefret etmek, karşındaki kişiyi asla değiştirmez ama seni derinden yaralar. Nefretle başa çıkmanın en güzel yolu ise acıyı kabul etmek ve çürük elmadan affederek kurtulmaktır..

Neden mi? Çünkü, affetmek en asil intikamdır..

Nefreti yenebilmenin tek yolu var: O da affetmek!! Tabi affedebilmek öyle birdenbire olmaz ve kolay değildir. Zaman alır, ama insanı derinleştirir..

Başkalarını affettiğin zaman özgürleşirsin. Bu seni affettiğin kişinin gözünde haksız durumuna düşürmez. Ne de onu haklı yapar. Affettiğin kişi, senin saf olduğunu düşünebilir ya da seni kandırıp aldattığı için zafer kazandığını da sanabilir. Bırak öyle düşünsün! Sen, onunla olan çemberin dışına çık. Affetmek çok zor olsa da, o çemberden çıkarken bağışlayarak çık. Nasıl ki, sen arabada giderken en saldırgan köpeğin bile sana havlaması seni korkutmaz, sen de onu kendi çemberinin içinde öylece bırak istediği kadar havlasın..

 Ve; “Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner” atasözünü hatırla.. Hiç kimse sonsuza dek yargılayan olarak kalmaz. Gün gelir yargılayanlar da yargılanır...

Bakın bu “sap döner”i bazı yazarlar nasıl ti’ye almışlar;

“Eşkiya dünyaya hükümdar olmaz”,
“Tanrı’nın değirmeni geç işler ama ince öğütür”,
“Sarı çizmeli Mehmet Ağa, bir gün sorar hesabı”,
“Tavuk döner, et döner gün gelir kasap döner",
“Sen ne hesap yaparsan yap bir gün kelek olur işin, feleğin şaşar Yaşar!”,
“Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli”,
“Gün gelir sen de bu saltanattan geçersin, ne soğuk, ne ılık su içersin. Kaynar suyla kendinden geçersin”,
“Tatlı tatlı yemenin acı acı çıkması olur. Ağzın cezasını, başka bir organ çeker”,
“Gün gelir devran döner”,
“Aklı olan ettiğini bulacağını düşünerek ayağını denk alır”,
“Kimse bu gecenin güzelliğine aldanmamalı. Her gecenin sonunda sabah olacağı unutulmamalı”,
“Keser döner sap döner, beraber yürüdüklerimiz geri dönmez”,
“Gün gelir devran döner, bir gün horoz alta düşer, tavuk öper”.

Yapılan haksızlıklar elbet bir gün yapandan acı acı çıkar. İşte buna da; ‘İlahi adalet’ derler..

Affetmek çok zor olsa da sen yine de bağışla. Bağışlamak demek, geçmişin izinden kurtulmak demektir. Seni üzen, inciten ve yaralayan herşeyden uzaklaşmaktır. Silmektir...

Affetmek; Vazgeçmektir!!

Affetmenin yüceliğini bilmek, insanın kendine yapabileceği en güzel davranıştır. Yapılan haksızlık ya da ihanet karşısında, affedip unutabilmek en büyük intikamdır. Elbet bir gün bağışlanan bir insan, yaptığı yanlışla yüzleşecek ve belki de pişmanlık bile yaşayacaktır. Çünkü insanlar, onlar için ne yaptığını, neleri göze alabildiğini asla anlamazlar, ta ki yapmayı bırakana kadar!! Bu yüzden sen, nefret etmeden affetmesini bil ve VAZGEÇ...!!

Mutlu hafta sonları..

Sevgilerimle,
Atiye Bıçak.















You Might Also Like

0 yorum: