Biten menfaat, samimiyeti de yanında harcar..

00:59 Unknown 0 Comments



Yeni bir yıldan herkese merhaba..

Bir yılı daha acılarımızla, sevinçlerimizle geride bıraktık. Yeni bir yıla merhaba dedik. Dilekler tutuldu, yeni başlangıçlara ilk adımlar atıldı. Bence, her yeni gün yeni bir başlangıçtır ve değişen sadece rakamlardır.

Aslında bu yazımın konusu, “yeni başlangıçlar ya da “yeni umutlar” dı. “Yeni umutlar” üzerine kalem oynatmayı hayal ederken, geçen gün bir arkadaşımın sergilediği davranışı karşısında kurgu birdenbire “menfaat” e dönüştü. Onun bu davranışına hiçbir tepki vermedim ve sadece sustum! Hani derler ya; “Bazen susmak en güzel cevaptır”. Ben de öyle yaptım.

Karşılıksız sevgileri ve dostlukları bu yazımın dışında tutarak konuya devam etmeye karar verdim.

Evet. Menfaat! Nedir menfaat?

Menfaat, en basit tanımı ile kişinin kendi çıkarları doğrultusunda bir başkasından yarar ve fayda sağlamasıdır. Bana sorarsanız, insanları birleştiren de, ayıran da menfaattir.

Bir yalancı atasözü der ki; “sen benim için değerlisin, üzülmeni istemem”. Size de tanıdık geldi mi bu söz? Hepimize buna benzer cümleler söylenmiştir hiç şüphesiz. Sözler söylenmiş ama sadece sözde kalmış, vaatler verilmiş ama sadece hayal kırıklıkları yanımıza kalmıştır. Neden mi? Çünkü insanoğlu gerçekten hızlı üretici ve tüketicidir. Samimiyetin başlama süreci, menfaatin yüceliğine bağlıdır. Menfaat bitince, her yemek sonrası olması gereken temizliğin yerini yediği kaba pisletmesi alır olmuş. Bunu da tatlılaştırabilmek için, ‘çok muhabbet, tez ayrılık getirir’ demişler. Külliyen yalan! Biten menfaat, samimiyeti de yanında harcar.

İnsanlar, bir şey beklemedikleri kimseleri pek tanımazlar. Sizinle işleri bitene kadar iyi geçinirler. Hatta, onlardan iyisi yoktur. Çünkü menfaat her kılığa girer ve her dili konuşur. Fakat, böyle kimseler bilmezler ki bir de ‘su meselesi’nin olduğunu. Yine bu noktada aklıma güzel bir eflatun sözü gelir. “Sular yükselince, balıklar karıncaları yer. Sular çekilince de karıncalar balıkları yer”. Kimse bugünkü üstünlüğüne, gücüne ve de mevkisine güvenmemelidir. Çünkü kimin kimi yiyeceğine ‘suyun akışı’ karar verir.

Tekrardan konumuza geri dönelim. Menfaatçi kimseler her kılığa girebildikleri için, onları tanımanız zaman alabilir. Öyle bir an gelir ki böyle kimseler size gerçek yüzlerini gösterirler. İlk başta kabul edemez ve nasıl olur dersiniz. Ama maalesef gerçekle karşı karşıya kalırsınız. Yapmanız gereken tek bir şey vardır. O da; Menfaatçi gördüğünüz hiç kimseye pirim vermeyin, yol verin gitsin.

Ben, bu dağa baktığım da, dağın arkasında ne olduğunu görürüm” der hep Babam. Sanırım her geçen gün ne demek istediğini daha iyi anlıyorum..

Son bir söz: Hiç bir zaman menfaat beklentilerinizi sevgi ile karıştırmayın..

Yüreği temiz olan insanların, tüm yaşantısının güzelliklerle dolu olması dileğimle..

Sevgilerimle,


Atiye Bıçak..

You Might Also Like

0 yorum: